2016 yılında Çiftlik Bank adıyla kurduğu sistemle, binlerce kişinin mağdur olmasına neden olan ve topladığı 511,7 milyon TL paranın ardından Brezilya’ya kaçan Tosuncuk lakaplı Mehmet Aydın, geçtiğimiz gün Türkiye’ye getirildi. İstanbul Havalimanı’ndan alındıktan sonra sorgulanmaya götürülen Aydın’ın ifadesiyle ilgili ayrıntılar ortaya çıktı.
“TEHDİT NEDENİYLE YURT DIŞINA KAÇTIM”
Aydın, sosyal medya uzmanı olarak çalıştığını, zamanla kendi oyun şirketini Bursa’da kurduğunu, İstanbul’dan gelen yatırımcıların şişli escort teklifli üzerine İstanbul’da da bayii açığını ve işlerin büyüyerek daha çok üye katıldığını söyledi.
Aydın ifadesinde Bursa’da mafyavari bir kişi tarafından tehdit edildiğini, yurt dışına çıkmak zorunda kaldığını iddia etti.
“800-900 BİTCOİN ÜRETİM CİHAZI ALDIK”
Aydın’ın Çiftlik Bank oyunu, şarküteri, hayvan besiciliği faaliyetlerine devam ederken Bitcoin’e merakı olduğunu, bir Uruguay vatandaşının kendisine bu işlerin Paraguay’da daha kolay yapılabileceğini söylediği ve 3 milyon dolar ödeme yaparak 800-900 adet Bitcoin üretim cihazı aldıklarını söyledi.
“BANKALAR BİZİMLE ÇALIŞMAYI BIRAKTI”
Elde ettiği karlardan Çiftlik Bank üyelerine de para verdiğini öne süren Aydın, sosyal medyada kendileri aleyhine haberler yapıldığını ve bunun üzerine Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın gerekli incelemeleri başlattığını belirterek “Hakkımızda soruşturma başlatıldı. Reklamlarımız yasaklandı. Biz de üyelere bağlı bir sistem olmadığımızı ispatlamak amacıyla üye alımını durdurduk. Soruşturma başlatılmasının ardından Türkiye’de bulunan bankalar bizimle çalışmayacağını söyleyerek hesaplarımızı kapattılar” dediği öğrenildi.
“MAĞDURLARIN ZARARLARI, MAL VARLIĞIMDAM KARŞILANSIN”
Aydın “Ben örgüt kurup yönettiğim ve insanları dolandırdığım iddiasını kabul etmiyorum. Her şeyi samimiyetle anlattım. Kimseyi dolandırmak niyetiyle işe başlamadım. Bazı hatalarım oldu, yanlış insanlarla tanıştım. Bu nedenle ben Çiftlik Bank oyunundaki üyeler gibi mağdur oldum. Üzerime atılı suçu işlemediğimden etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemiyorum. Ancak mağdurların zararlarının Türkiye makamlarınca el konulan tüm mal varlığından karşılanmasını istiyorum” dedi.
