Güncel Haber Sitesi

Eğitim, Sağlık, Ekonomi, Teknoloji Haber Sitesi

‘Elçiye zeval olmaz’ dediler: Esad büyükelçileri hâlâ görevde

Suriye'de eski yönetimin lideri Beşar Esad tarafından atanan büyükelçilerin yeni yönetimde de görevlerine devam ettikleri ortaya çıktı.

Suriye’de Beşar Esad yönetimi 8 Aralık’ta devrildi. Geçici cumhurbaşkanı Ahmed Şara ilan edilirken ülkede Esad döneminden kalma hemen hemen her şey değişiyor biri hariç.

Esad yönetimini sert bir şekilde savunan Esad döneminden kalma bazı Suriyeli büyükelçilerin görevlerinde kalmaya devam ettiği ortaya çıktı.

Konuyu araştıran Suriyeli Enab Baladi gazetesi, söz konusu büyükelçilerin isimlerini ve geçmişlerini de yazdı.

ESAD’IN DÖNEMİNDE ATANDI HÂLÂ GÖREVDE

Bunların arasında Suriye’nin Rusya Büyükelçisi Beşar Caferi başı çekiyor. 2020-2022 arasında dışişleri bakan yardımcılığı yapan ve 5 Ekim 2022’de mevcut görevine atanan Caferi, rejimin düşmesinden aylar sonra bile Suriye’nin Rusya büyükelçiliği görevini sürdürüyor.

Caferi’nin ifadelerinin tonunda da gözle görülür bir değişiklik yaşandığı görüldü. Esad’ın düşmesinden iki hafta sonra, yaşananlara ilişkin ilk resmi yorumunu yapan Caferi, Rusya’da Suriyeli gurbetçilerle bir araya geldi.

8 ARALIK’TAN SONRA ÇARK ETTİ: “YOLSUZLUK SİSTEMİ”

Caferi, gurbetçilerin çağrısının, “Suriye halkının iradesinin baskı dönemini devirerek zafer kazanması ve aydınlık bir geleceğe yönelik iyimserliği içeren yeni bir dönemin başlangıcını kutlamak” olduğunu belirtti.

Yıllarca Esad rejimini şiddetle savunduktan sonra Caferi, gurbetçilere Suriye’de bir rejim olmadığını ve olsaydı kendini savunacağını söyledi. “Ülkenin çıkarlarını kendi kişisel hırslarına hizmet etmek için boyunduruk altına alan bir yolsuzluk sisteminin” var olduğunu ve bu sistemin hızla çöküşe yol açtığını savundu.

Elçi bu sözleri söylerken devrik Esad’ın Moskova’da bulunması ise ayrı ilginç bir durum.


Beşar Caferi

BM DAİMİ TEMSİLCİSİYDİ

Beşar Caferi, 2006-2020 yılları arasında Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi olarak görev yaptı.

Suriye’deki muhalif gruplara saldırdı ve onları “yabancı ülkeler tarafından desteklenen terörist gruplar” olarak niteledi.

Batılı ülkeleri sert bir dille eleştirerek, onları “siyasi ikiyüzlülük ve teröre destek vermekle” suçladı. Beşar Esad rejiminin ve Rus müttefikinin Suriye’deki “teröristleri” hedef aldığını iddia ederek askeri operasyonlarını savundu. Esad, Kasım 202’de dışişleri bakan yardımcısı olarak atadı. Ekim 2022’de ise onu Moskova’ya büyükelçi olarak gönderdi.

ESAD’IN DIŞİŞLERİ BAKAN YARDIMCISI HÂLÂ BÜYÜKELÇİ

Bir diğer isim Eymen Susan. Susan, Aralık 2023’te yaklaşık on yıllık dışişleri bakan yardımcılığı görevinin ardından Esad tarafından Suudi Arabistan’a büyükelçi olarak atandı.

Velid Muallim’in dışişleri bakan yardımcılığı görevine 2014 yılında getirilen Ayman Susan, 2018 yılına kadar Muallim’in gölgesinde kaldı, bu dönemde ekranlardan uzak kaldı ancak medya ve siyasette etkinliğini artırdı.

Eymen Susan ile ilgili bir Türkiye ayrıntısı ise gazetede yer aldı. Buna göre Susan, Suudi Arabistan ile ilişkiler, Türkiye’nin Esad rejimi ile yakınlaşması ve Suriye’de siyasi bir çözümü amaçlayan ancak hiçbir zaman gerçekleşmeyen Astana görüşmeleri hakkındaki tartışmalara katıldı. Uluslararası düzeydeki tartışmalarda Esad’ın gündemini ve söylemini taşıdı.


Eymen Susan

ANINDA TERK ETTİ

Rejimin düşmesinden sonra Susan, Esad’ı terk etmek için hızlı davrandı. Konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapmadan, pozisyonunda kalmanın ve iltica etmemenin halka daha fazla hizmet edeceğini iddia etti.

DAİMİ TEMSİLCİ GÖREVDE

Görevine devam eden başka önemli bir isim ise Kusay Dahhak. 2020-2023 yılları arasında büyükelçi yardımcısı olarak görev yaptıktan sonra Aralık 2023’ten bu yana Suriye’nin New York’taki Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi olarak görev yapıyor. Dahhak, 2018 yılında “Suriye’nin yeniden inşasında düşmanların payı olmayacak” şeklinde bir açıklama bile yaptı.


Esad ve Dahhak

TÜRKİYE’Yİ HEDEF GÖSTERDİ

Esad rejiminin devrilmesinden günler önce, Esad’ı devirmeyi amaçlayan “Saldırganlığı Caydırma” Operasyonu’nun zirvesinde, Dahhak, İsrail’in Suriye’ye yönelik hava saldırılarının “muhalif grupların” saldırılarının önünü açtığını düşünüyordu. Böyle bir saldırının “Türkiye ve İsrail’in ortaklaşa kararı olmadan mümkün olamayacağını belirtti.

“ÜLKENİN ALTINI OYUYORLAR” DEDİ

Esad rejiminin talebi üzerine 4 Aralık 2024’te toplanan BM Güvenlik Konseyi’nin acil oturumunda Dahhak, “Bu gruplar tarafından gerçekleştirilen terörist saldırının büyüklüğü ve kapsamı, terörizmde kendi dış politikalarını uygulamak ve Suriye devletinin altını oymak, güvenliğini istikrarsızlaştırmak ve halkına acı çektirmek için bir araç bulan bölgesel ve uluslararası taraflarca sağlanan desteği açıkça göstermektedir” iddiasında bulundu.

“YAPTIRIMLAR KALDIRILSIN” ÇAĞRISI

Aynı temsilci rejim değiştikten sonra, BM Güvenlik Konseyi’ne bir mektup göndererek İsrail’in Suriye topraklarına yönelik ihlallerini şikayet etti ve şu ifadeleri kullandı:

“Suriye Arap Cumhuriyeti’nin tarihinde yeni bir döneme girdiği, halkının özgürlük, eşitlik ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir devlet kurmayı ve refah ve istikrar umutlarını gerçekleştirmeyi arzuladığı bir dönemde, İsrail işgal güçleri Hermon Dağı ve Kuneytra vilayetinde Suriye topraklarının yeni bölgelerine izinsiz girmiştir.”

Dahhak 12 Şubat’ta Güvenlik Konseyi oturumunda ABD ve Avrupa yaptırımlarının tamamen kaldırılması çağrısında bulundu.